YARGITAY KARARI – ADLİ BELGE İNCELEME –
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi tarafından verilen 15.12.2015 tarih, 2015/20194 Esas ve 2015/31695 Sayılı Kararında özetle;
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun İİK’nun 168/4. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, imzaya itiraz ettiği, mahkemece … düzenlenen rapor esas alınarak itirazın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece imza incelemesi konusunda dosyanın … gönderildiği, adı geçen kurum tarafından düzenlenen 18.02.2015 tarihli raporda, imzanın değerlendirildiği; ancak basit tersimli imzalar olduğundan bir tespite gidilemediğinin bildirildiği, bu rapora alacaklının üç kişilik bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınması gerektiğini ileri sürerek itiraz ettiği belirlenmiştir. … Kurumu’ndan alınan raporda, imzanın borçlu eli ürünü olup olmadığı hususunda net bir görüş bildirilmemiştir. Mahkemece … Kurumundan alınan rapor hükme esas alınarak itirazın kabulüne karar verilmiş ise de, söz konusu raporun anılan kurumdan alınmış ve heyetçe düzenlenmiş olması yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre ona üstünlük sağlamayacağından kesin kanaat bildirmeyen mevcut rapora göre sonuca gidilemez. Zira … Dairesinin imza incelemesinde son merci olarak kabulü hususunda yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. (Hukuk Genel Kurulu’nun 07.10.2009 tarih ve 2009/12-282 sayılı kararı) Alacaklı tarafından yeni bir bilirkişi incelemesi yapılması talep edildiğine göre; mahkemece ispat yükünün alacaklıda olduğu kuralı nazara alınarak yeniden uzman bilirkişilerden oluşturulacak kuruldan rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

Sonuç olarak; Mahkemece imza incelemesi konusunda dosyanın … Kurumu’na gönderildiği, bu kurumun 18.02.2015 tarihli raporunda, imzaların basit tersimli olduğu ve kesin bir sonuca ulaşılamadığı belirtildiği, alacaklının bu rapora itiraz ederek üç kişilik bilirkişi heyetinden yeni bir rapor istediği anlaşılmıştır. … Kurumu’nun raporu, borçlunun imzasının kendisine ait olup olmadığı konusunda net bir görüş içermemektedir. Mahkemece bu rapor esas alınarak itirazın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, Yargıtay içtihatlarına göre, … Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi raporu diğer raporlardan üstün değildir ve kesin kanaat bildirmeyen bir rapora dayanarak karar verilemez. Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi Dairesi’nin imza incelemesinin son merci olduğu yönünde yasal bir hüküm de yoktur. (Hukuk Genel Kurulu’nun 07.10.2009 tarih ve 2009/12-282 sayılı kararı) Alacaklı tarafından yeni bir bilirkişi incelemesi talep edilmiş olduğundan, mahkemece ispat yükünün alacaklıda bulunduğu göz önünde bulundurularak uzman bilirkişilerden oluşacak yeni bir kuruldan rapor alınmalı ve bu rapora göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verildiği görülmektedir.
