Grafoloji imza incelemesi Kriminal imza incelemesi Kriminal imza incelemesi Ne Kadar Sürer Adli Tıp imza incelemesi ne kadar sürer

YARGITAY KARARI – ADLİ BELGE İNCELEME – Eksik İnceleme

Yargıtay 15. Ceza Dairesi tarafından verilen 01.10.2013 tarih 2012/17689 Esas ve 2013/14519 Sayılı Kararında özetle;

Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.

TCK’nın 158/1-d bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasî parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hâl kabul edilmiştir. Söz konusu kurum ya da kuruluşların konumunun suçun işlenmesinde kolaylık sağlayacağı düşüncesi, bu kurum ve kuruluşların bu suçta araç olarak kullanılmasının, ağırlaştırıcı neden olmasını gerektirmiştir.

Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için, bunların isminin kullanılması yeterli olmayıp maddi varlığının kullanılması gerekmektedir. Araç olarak kullanılma, bu kurum veya kuruluşlara ait yazı veya belgeleri amaç dışı olarak kullanmak şeklinde olabilir. Bu kurumlara ait kimlik belgesinin gösterilmesi, basılı evraklarının, kıyafetlerinin, taşıtlarının kullanılması mağdurda güven oluşumunu sağlayacaktır.

Sanıkların birlikte hareket ederek şikayetçiye çiçek teslim etme bahanesiyle aldıkları imzayı bır senede nakledip borçlusu katılan, kefili sanık …, alacaklısı sanık … olan 115.000 TL tutarlı sahte bono düzenleyip, yapılan icra takibinde borçlu adresi olarak sanık … ve sanık …’in ortak işlettikleri işyeri adresini vererek, tebliğatı sanık …’un almak suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri ileri sürülen somut olayda;

Sanık …’un senet bedeli olan katılana borç verdiğini iddia ettiği miktarı annesinden alıp verdiğini belirtmesi karşısında sanığın annesi de dinlenilerek sanığın veya annesinin bu miktardaki parayı verecek ekonomik güce sahip olup olmadıkları araştırılmadığı, Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas dairesi Adli Belge İnceleme Şubesince verilen raporda inceleme konusu senetteki matbu yazıların bilgisayar ve ekipmanı vasıtasıyla yapılmış olduğu, söz konusu “…” isim yazısı ve imzalarının senet bilgisayarda basılmadan önce atılıp atılmadığı hususunda mevcut bulgularla bir tespite gidilemeyeceği belirtildiği Kriminal Polis Laboratuvarında yapılan incelemede “…senet görünümü verebilmek için gerekli matbu ibarelerin renkli fotokopi ve renkli yazıcı yardımıyla sonradan oluşturulduğu, boş kalan diğer bölümlerin mavi renkli mürekkepli kalemle doldurularak (atılı imza ya da imzalardan faydalanılarak) mevcut senet şekline dönüştürüldüğü sonucuna varıldığı belirtilmiş olması karşısında; maddi gerçeğin hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkartılması açısından, sanık …’un annesi dinlenilerek belirtilen miktarda parayı verecek ekonomik yapıya sahip olup olmadığı hususu araştılırılıp suça konu senet üzerinde Adli Tıp Kurumu Fizik Adli Belge İnceleme / Grafoloji İhtisas Kuruluna inceleme yaptırılarak ıslak imza bulunan bir kağıda belirtilen senet formunun suça konu belgedeki şekilde yerleştirilmesinin mümkün olup olmadığı ve inceleme konusu belgede bu uygulamanın yapılıp yapılmadığı husunda rapor alındıktan sonra elde edilecek sonuca göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken bilirkişi incelemeleri arasındaki kısmi çelişki giderilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiş;

İmza inceleme, bir belge üzerinde yer alan imzanın orijinalliği, gerçekliği, sahte olup olmadığı ve kim tarafından atıldığının tespiti işlemidir. Bu tür incelemeler, mahkemelerde delil olarak kullanılmak üzere yapılır.

Sonuç olarak; Mahkemece bilirkişi incelemeleri arasındaki çelişkinin giderilmeden ve eksik inceleme yapılmadan verilen kararın bozulması yerindedir. Maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için gerekli işlemlerin yapılması ve sanıkların hukuki durumunun buna göre değerlendirilmesi gerekir.

Similar Posts