YARGITAY KARARI – ADLİ BELGE İNCELEME – Kesin Kanaat İçermeyen Rapor
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi tarafından verilen 27.12.2006 tarih, 2016/8230 Esas ve 2016/26171 Sayılı Kararında özetle;
Alacaklı tarafından üç adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların İİK’nun 168/4. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine yaptıkları başvuruda, imzaya itiraz ettikleri, mahkemece bozmadan sonra üç kişilik bilirkişi heyetince düzenlenen 06.03.2015 havale tarihli rapor esas alınarak imza itirazlarının reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamından sonra imza incelemesi konusunda dosyanın üç kişilik bilirkişi heyetine gönderildiği, bilirkişiler tarafından düzenlenen 06.03.2015 havale tarihli raporda, imzaların değerlendirildiği; “imzalar arasında başlangıç hareketi, yön, oranlar ve motor hareketi bakımından benzerliklere rastlandığı”nın bildirildiği, imzaların borçlulara ait olup olmadığı hususunda net bir görüş bildirilmediği anlaşılmıştır. Mahkemece, bu rapor hükme esas alınarak itirazların reddine karar verilmiş ise de, kesin kanaat bildirmeyen mevcut rapora göre sonuca gidilemez.
Bu durumda, mahkemece bozma ilamı doğrultusunda yeniden uzman bilirkişilerden oluşturulacak kuruldan kesin kanaat içerir rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir denildiği,
Sonuç olarak; Mahkemece, bozma ilamı uyarınca dosya üç kişilik bilirkişi heyetine havale edilmiş, ancak heyetin 06.03.2015 tarihli raporunda imzaların borçlulara ait olup olmadığına dair kesin bir yorum yapılmamıştır. Bu raporla itirazların reddine karar verilmesi hatalıdır. Mahkemece, yeni bir bilirkişi kurulu oluşturularak imzaların değerlendirilmesi istenmeli ve kurulun vereceği kesin kanaat doğrultusunda karar verilmelidir. Mevcut raporla sonuca gidilmesi bozma kararı verilmesini gerektirmiştir.